Uzaya Giden Tren Özet
Uzaya Giden Tren Özet
Uzaya Giden Tren Özet
Uzaya Giden Tren Arka Kapak
Benim Zürafam Uçabilir kitabının yazarından yine muhteşem bir macera!
Hayallerinize giden bir trene binmeye hazır mısınız?
Öğretmen, bu sefer de sınıfa bir tren hikâyesi yazma görevi verdi. Bu bir ekip çalışması olacaktı. Moni ve arkadaşları sıra dışı bir tren hikâyesi yazmak için heyecan dolu bir maceraya başladı.
Bu tren Cumburlop Kasabası’na mı gidecekti yoksa Gergedanlar Köyü’ne mi?
Hayır hayır! Treni raydan çıkarma zamanı gelmişti. Çünkü bu tren uzaya gidecekti!
Peki ama nasıl?
Kahramanlarımız, hikâye kurgulamanın inceliklerini ve yaratıcı yazarlık sırlarını paylaşacakları büyüleyici yolculuklarına bütün okuyucuları davet ediyor!
Haydi, Dünyanın En Büyük Kitabını yazmaya sen de var mısın?
Uzaya Giden Tren Hakkında
Çizer: Hüseyin Sönmezay
Yayın Tarihi: 08.08.2022
ISBN: 9786050845341
Dil: TÜRKÇE
Sayfa Sayısı: 64
Cilt Tipi: Karton Kapak
Kağıt Cinsi: Kitap Kağıdı
Boyut: 12.5 x 19.5 cm
Yazar: Mert Arık
Yayınevi: Timaş Yayınevi
Uzaya Giden Tren Yorumları
Kitap güzel ve akıcı ilerliyor. Her yaşa hitap etmektedir.
Sadece tüm yüreğiyle başlayanlar sorularına cevap bulabilirdi , ilk sayfalarından itibaren hayal gücünü çalıştırmaya başlıyor.
Yazarın bütün kitaplarını ilgiyle takip edip okuyor kızım.
Çocukların hayal gücü gelişimi için tavsiye ederim. Kitabın devamında hikaye yazdırması da ayrı bir güzel.
Güzel bir kitap çocuğum beğendi resimleri de hikayesi de güzel.
Benim zürafam uçabilir kitabını daha önce okumuştum oğlum 6 yaşındayken çok beğendik. Şimdi bunu aldık şimdi. Öncesinde ben okurum kitapları kesinlikle alınması gereken kitaplar hayal dünyaları genişliyor yaratıcılıkları artıyor.
Uzaya Giden Tren Editör Görüşü
Resme ve zürafa çizmeye olan ilgisiyle tanıdığımız Moni’nin hikâyesi hız kesmeden devam ediyor. Moni ve arkadaşlarının sıra dışı tren hikâyesi yazma serüvenlerini akıcı ve sürükleyici bir anlatan bu kitap yaratıcı yazarlıktan takım çalışmasına, iş birliğinden programlı ilerlemeye kadar pek çok konuda ilham veriyor. Sevilen yazar Mert Arık’ın kelimeleri usta çizer Hüseyin Sönmezay’ın çizimleriyle birleştiğinde okuyucuların uzaya giden bu trende bir yolcu olmak istemesi hiç de şaşırtıcı olmuyor.
Uzaya Giden Tren Konusu
Özgürce hayal kurmanın önemini enfes bir üslupla anlatır. Sevilen çizer Hüseyin Sönmezay’ın çizimleriyle her yaştan okuru içine çeker. Yaratıcı yazarlık sırlarını eğlendirerek öğretir. Gündelik hayatta karşılaşılan problemleri ve buna dair kitap kahramanlarının bulduğu pratik çözüm yollarını gösterir. Hem problem çözme hem birliktelik hem de pes etmemeyi ustaca işler. Çocuklara, etkin bir hayal gücünün kapılarını aralayarak kendi iç dünyalarını ve duygu gelişimlerini keşfetmelerinin fırsatını veren bir öykü. Özenle kurulmuş hikâye atmosferiyle okulu sevdiren, paylaşmanın güzelliğini öğreten, arkadaşlığın ve sevginin önemini işleyen güçlü bir metin.
Uzaya Giden Tren Kısa Özet
Öğretmen sınıfa gelir ve öğrencilere bir hikâye yazdırmak ister. Bu konuda öğrencilerine cesaret veren öğretmen herkesin bir hikâye yazabileceğini söyler. Onlara bir örnek de verir: tren. Herkes bir tren öyküsü kaleme alabilir. Sınıftaki öğrenciler ellerine kalemleri alırlar ve yazmaya başlarlar ama neredeyse hiçbiri bu görevin altından kalkamaz. Nihayetinde yazı yazmak, resim yapmaya benzemez. Belirli bir tekniği, üslubu, olay örgüsü olan hikâye, öğrencileri epey zorlar. Bunun üzerine öğretmen, bazı sorularla öğrencilerini yönlendirmeye başlar. “Hadi biraz hayal edelim. Bu trenle nereye gitmek isterdiniz?” diye sorar. Sınıftan çıt çıkmayınca öğretmen, hikâye yazma görevini bir ekip çalışması hâline getirir ve bu hikâyeyi bütün sınıfın hep birlikte yazmasını ister.
Teneffüse çıkınca öğrenciler, öğretmenin sorduğu soru üzerine düşünmeye başlar. Trenin nereye gidebileceği sorusu çocukların hayal güçlerini uyandırmaya başlar. Çocuklar tarafından farklı farklı fikirler öne sürülür. Kimisine göre bu tren Cumburlop kasabasına, kimisine göre ise Gergedanlar köyüne gidiyordu. Tren Corcor ilçesine, okyanusa, hatta elmanın içine dahi gidebilirdi. Mete, trenin geçmişe gidebileceğini hayal etti, belki de bu tren dinozorlar çağına gidebilirdi. İnci ise trenin geleceğe gidebileceğini söyledi. Moni, bu trenin hiç kimsenin gitmeyi düşünmeyeceği istasyonlara gidebileceğini söylemesi üzerine İnci raydan çıkmayı teklif etti. Raydan çıkma teklifi herkesin hoşuna gitti ve çocukları bir heyecan sardı. Moni, bu trenle uzaya gitmeyi teklif etti. Bu teklif, diğer çocuklar tarafından kabul edildi. Artık hikâyede trenin nereye gideceği belliydi.
Trenin hedefini belirleyen çocuklar, hikâyenin kelimelerle yazılması dolayısıyla kelime avına çıktılar. Eski kitaplar, sahaflar, kütüphaneler, sokaklar ve diğer pek çok yer kelime bulmak için kullanıldı. Sıra bu kelimeleri saklama meselesine geldi. Kimisi bu kelimeleri konserve yaparak saklamayı önerdi, kimisi ise bunlarla turşu yapmayı teklif etti. Kelimeleri dondurmak da saklama önerileri arasındaydı. Nihayetinde kelimeler kâğıtlara yazıldı, iplere dizildi, kurutmak üzere evlere asıldı. Böylece elde hikâye yazmak amacıyla ciddi bir koleksiyon oluştu.
Artık geriye hikâyeyi yazmak kalmıştı ama bu öyle kolay bir iş de değildi. Sporcular nasıl antreman yapıyorsa, müzisyen konserden önce enstrümanıyla nasıl çalışıyorsa yazar da bir eser ortaya koymadan önce alıştırmalar yapmalıydı. Böylece çocuklar yazı antremanları yapmaya başladılar. Bunun için on bir maddelik bir liste takip ettiler. Bu listenin başlangıcında kelimelerden hikâyeler yazma idmanı bulunmaktaydı. Bu alıştırmaya göre birbiriyle alakasız beş kelime seçilmeli ve bunlardan kısa bir hikâye meydana getirilmeliydi.
Yazma alıştırmalarından sonra çocuklar ilham arayışına çıktılar. Her şey bir ilham konusu olabilirdi çünkü ilham her yerdeydi. Kullanma kılavuzları, çikolata ambalajları, şarkı sözleri, dükkân tabelaları, ilaç prospektüsleri gibi pek çok malzeme ilham arayışları için kullanıldı. Okumakla yetinmeyen çocuklar gökyüzünü, yağmurun yağışını ve güneşin batışını izledi; müzik, kapı gıcırtısı ve suyun sesini dinledi… Sonunda Moni ilhamı buldu. Dünyanın en büyük kitabını yazacaklardı. Bunun için ilk hikâyeyi Moni’nin sınıfı yazacaktı. Ardından hikâye sonunda bir tren bileti olacaktı ve kim uzaya giden trenle yolculuk etmek istiyorsa bir hikâye yazması gerekecekti. Böylece binlerce çocuk bu hikâye treninde yer alabilecekti. Üstelik isteyen herkes istediği durakta yer alabilecekti. Moni’nin fikri harikaydı.